Bu hafta
“Bursa’nın Önemli Şahsiyetleri” yazı dizimizde; geçtiğimiz günlerde
kaybettiğimiz ünlü sanatçımız Müzeyyen Senar’ı konuk etmek istedik.
Özel sayı
olarak hazırladığımız dizimizde hep beraber değerli sanatçımızın yaşamını
öğrenelim istedik.
Müzeyyen Senar; 16
Temmuz 1918 tarihinde Keles ilçesine bağlı Gököz köyünde doğmuştur. Gerçek adı
Müzeyyen Dombayoğlu’dur. Başlangıçta adını Hikmet koysalar da daha sonra
Müzeyyen olarak karar verirler. Klasik Türk müziği sanatçısı ve
"Cumhuriyetin Divası" olarak da anılan sanatçımızın ilginç bir hayat
hikâyesi mevcuttur. Babası Cerrah lakaplı bir kıraathane işletmecisi ve Annesi
hafız olup annesi ile Mevlitlere katılırdı.
6 yaşında olmasına rağmen Mevlitlerinde annesine eşlik etmeye başlar. Bu
yeteneğinden dolayı insanlar hayret eder ve kekeme olur. Anne ve babası
ayrılınca İstanbul’a gelir okuldaki müzik hocası sayesinde Üsküdar Musiki
Cemiyeti’ne katılır. Böylece müzikle genç yaşta tanışan
Müzeyyen Senar müzik eğitimine, Anadolu Musiki Cemiyeti’nde kemençe üstadı
Kemal Niyazi Seyhun Bey ve udi Hayriye Hanım gözetiminde başladı. Güçlü sesi
dikkat çeken Müzeyyen Senar’ın ünü yayıldıkça hafız Sadettin Kaynak, Selahattin
Pınar, Lem’i Atlı, Mustafa Nafiz Irmak gibi devrin önemli üstatları da ona
dersler verdi.
Kemal Niyazi Bey ile İstanbul
Radyosu’nda şarkı söylemeye başlayan Müzeyyen Senar, Perşembe günleri ilgiyle
izlenen bu programla geniş kitlelere adını duyurdu. Müzeyyen Senar’ı bu
programda dinleyenler arasında, İstanbul’un en önemli müzikhollerinden biri
olan Belvü Gazinosu’nun sahibi de bulunuyordu. Bu vesile ile Belvü gazinosunun
1933 yılının yıldızlar programına Müzeyyen Senar’da alındı. Müzeyyen Senar,
sonraki yıllarda İstanbul’un başka ünlü gazinolarında da sahne aldı.
Müzeyyen Senar’ın yeteneği,
Cumhuriyet’in kurucusu ve Türk sanat müziğinin büyük hayranı Mustafa Kemal
Atatürk’ün de ilgisini çekti. Sanatçı
birçok kez onun huzurunda, özel meclislerinde şarkı okudu. Müzeyyen Senar,
Atatürk’ün en sevdiği sanatçılardan biriydi. 1938 yılında Ankara Radyosu’nun ilk yayınlarına
katıldı ve 1941 yılına dek radyo aracılığıyla dinleyicileri ile buluşmayı
sürdürdü. Türkiye’nin ünlü gazinolarında yaptığı başarılı sahne programları ve
plak çalışmalarıyla Türk musikisine yeni bir soluk getiren Müzeyyen Senar, son
sahne konserlerini 1983 yılında İstanbul Bebek Gazinosu’nda verdi. Bu tarihten
sonra yalnızca ender anlarda, müzikli özel toplantılarda şarkı söyledi. 1940’lı
yıllarda sinemaya da ismini yazdıran Senar; “Kerem ile Aslı” filminde başrol oynadı.
Daha sonra 1960’larda “Ana Yüreği” ve “Sevgili Hocam” da rol aldı. 1976’da rol
aldığı “Analar Ölmez” filminde de kendi hayatını canlandırdı. Birkaç evlilik yaptığı ve bu evliliklerinden
Feraye ve Ömer adlı iki çocuğu olduğu bilinen Senar; bir röportajında Savaş
Ay’a verdiği demeçte Suudi Arabistan Sefiri ile yaptığı evlilikten bahsederek:
“ Bir defa âşık oldum. Suudi Arabistan Sefiri’ydi. Evlendik Sefire oldum. Ben
şarkıcıyım diye hükümeti istemedi. Bizi ayırdı.” demektedir.
Bardak yemesi ve
elmayı eliyle ortadan ikiye bölmesiyle meşhur olan Müzeyyen Senar; 1998 yılında Devlet Sanatçısı seçildi. Senar,
2004 yılında Sezen Aksu tarafından düzenlenen ve sanatçı dostlarının da
katıldığı gecede 73.sanat yılını kutladı.
Ayrıca; 30 Ekim 2009'da öğrencisi Bülent Ersoy tarafından anısına sanatçının sanat
yaşamından fotoğrafların yer aldığı Cumhuriyetin Divası: Müzeyyen Senar sergisi
açıldı.
26 Eylül 2006
tarihinde İzmir'deki evinde fenalaşan sanatçının beyin enfarktüsü geçirdiği ve
vücudunun sol tarafının felç olduğu açıklandı. Sanatçı hastalığından ötürü bir
müddet sonra da sesini kaybetti. 97 yaşında hayata gözlerini yuman değerli
sanatçımıza rahmet dileyerek yazı dizimizi kaçırmamanızı öneririz…
TADO HAVADİS EKİBİ.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder